Kalbimin idraki yakaladı
Semadan süzülen şuurun haytını
Ve soluyarak seyahat etti demimde kanımda canımda,
Doğmamış tefekkürün hamisi gibi
Yüklenmişim başımdan aşkın
Bu hadsiz Aşk’ı.
Teleffuzuna hayâ ederek baktığım
Huzur-u Mâşuk’un yanıbaşında
Hitabın muhatabı oldum
Ruh-u revanımla cancağızım.
Demirden dağların yabancısıyken
Pamuktan kalplerin mekânındayım.
Sönmüş sinelere
Cevv-i semadan inmekteyken rahmet
Münzevi ruhumla
Sahile vurmuş selamet misali
Hira’nın müdavimliğine ramaktayım,
Kendimi unutmuşluğun muştusunu veren
Hira’dan gelen Hiza’dayım.