Sevincimi yâdıma getiremezken,
Hüznü ezberime çağırır gözlerin
Güneşi günlerime yetiremezken,
Eksik mecâlime bağırır gözlerin.
Bağda olur, üzüm üzüme bakınır,
Kuzuyu kurttan efendisi sakınır,
O vakit mevsim haletini takınır
Kekliği ovada kağırır gözlerin.
Göçeri kuşlar gibi hep çok uzaktan
Cana susamışı ürküten sezekten,
Burcu burcu gelir kokusu bezekten
Çiçeği balından yağırır gözlerin
Gök atlası düşer, yerlere serilir
Kozasından çıkan bir canlı belirir,
Kaşların yaydır kirpiğine gerilir
Teli ilmek ilmek eğirir gözlerin
Bakışının dehlizine dalan neyler,
Deli feryâd eder âh u zâr eyler.
Esrârını dil hangi vakitler söyler,
Aklımı başımdan seğirir gözlerin
Can odunu her defasına kızdırır,
Râz-ı gönül haber alır sızdırır
Ucu sivrili peykan olur yazdırır,
Temreni dağlarıma değirir gözlerin
Diler şerha şerha bütün heceleri,
Yalnız onlar değil daha niceleri
Gündüzler son bulur, gelir geceleri
Sanki gökyüzüne göğerir gözlerin
Kanat açar, kuş konar bileklerime
Konar da canı ekler dileklerime,
Bir pınar gibi dolar iliklerime
Makbul dua olur yeğerir gözlerin…