MEHLİKA’NIN GÜLÜŞÜ
Avuçladım da tuttum, gül yüzün ziyasını
Güller sitem eyledi, ak goncalar kıskandı
Gündüz gözüyle gördüm, sevdanın rüyâsını
Ufka doğan güneşi, gönül Mehlika sandı
Sevdalara aç gönül, gözler âfâka dalmış
Mücellâ gülüşlere, diyarlar hasret kalmış
Seherler aşk ehline, müjdeli haber salmış
Bâd-ı sabâ estikçe bu son şahika sandı
Hasreti dese sözler, hasretin nefesini
Yürekler parçalayan, çağlar aşan sesini
Hep sinede bir yerde, değişmez adresini
Can yandıkça sonunu, zümrüd-ü anka sandı
Gülpembe çocukluğun, mavi beyaz düşleri
Kanat sesine vurgun, rüzgârın gülüşleri
Hâli bâki kılmaktır, şuarânın işleri
Hayatın kitabına, bir tür lâhika sandı
Gül yüzünde gülüşle, ömre bedel Mehlika
Es bahar meltemiyle, yerin yüzünü yıka
Aslına zulm eyleyen, bedbahta ol sadaka
Olsun varsın ne âlâ, ömrü bir şaka sandı